GÜNAH VE HUKUKÇU – Hukuk Penceresi

Adliyeler günahkâr hukukçuların mekânı ve bunlardan çoğunun mabedi. Bu günahkârların önemli bir kısmı günahlarını bilinçli olarak irtikâp ederken, bazıları farkında olmadan onu işlemekte ya da en azından başkalarınınkine aktif veya pasif davranışta bulunarak ortak olmaktadır. Adliyeleri kutsallaştıranlar, günahlarına ilahi (hukuki) bir kamuflaj bularak iç huzurlarını sağlama çabasında iken, bunun dışındakiler vicdanları rahatsız, hayatlarını devam ettirme gayretindedirler. Hukukçu adalet sevgisiyle dolu olmalı, her türlü menfaatten kendini uzaklaştırarak ona bağlanmalıdır. Adalete aşık olan hukukçunun, şahsa, aileye, devlete ya da başkaca görüş ve gruplara ait menfaat hissiyle hareketi, aşkına karşı savaş açmak anlamına…

Daha Fazla Oku

Akrebin Kıskacındaki Yargı (7): “YBP’nun Militan Adaylarının Belirlenmesi”

HSYK Başmüfettişi Mehmet Yorulmaz kriptolu cep telefonunun çalmasını heyecanla bekliyordu. Saatine baktı. Kararlaştırdıkları saat geçeli neredeyse doksan dakika olmuştu. İkbaline göz kırpan bu günleri bir ömür beklemiş birisi olarak, bu fırsat için, değil bir buçuk saat, gözünü kırpmadan üç gün bile bekleyebilirdi. Cebinden çıkardığı küçük aynasında hafifçe saçlarını düzeltti. Dönemin ruhuna uygun olarak uzattığı badem bıyıklarını hafifçe sıvazladı. Hemen sonra da beklediği telefon çalıyordu işte! Hemen açmak yerine belki de gayr-i ihtiyari ceketinin yakasını düzeltip, bir düğmesini ilikleme ihtiyacı hissetti. Ufak bir boğaz temizleme öksürüğünden sonra telefonu açıp kulağına götürdü:…

Daha Fazla Oku

Akrebin Kıskacındaki Yargı (6): “Dörtlü Zirve”

Akrebin Kıskacındaki Yargı (6): “Dörtlü Zirve” Dönemin siyasi muktediri, adlî takibat cenderesinden ebediyen çıkmak istiyordu. Çevresi ile birlikte karıştığı yolsuzluklara tolerans göstermeyen/göstermeyecek olan hakim-savcıların tasfiyesi ve yargının yeniden dizaynını kendisine baş gündem yapmıştı. Bıkmadan usanmadan, her ortamda, yolsuzluk operasyonlarını kendisi ve partisine yapılmış bir darbe olarak anlatıyordu. Bu uğurda, daha önce kan düşmanı olduğu kesimlerle dahi pazarlık yapıp güç birliği için anlaşmaya varmıştı. Yeni ortaklarından transfer ettiği hemşehrisi Fahri Kısır’ı Başbakanlık müsteşarlığına getirdi. Teşkilat içinden geldiği için, yargı konusunda yegane danıştığı kişi oydu. Yeni bir yolsuzluk operasyonuna maruz kalmamak için paralelci…

Daha Fazla Oku

Umut olmadan beklemek olmuyor.. – Hukuk Penceresi

Yeni yıl mı geliyor..hakkaten yeni bir yıl mı..!Seni alıp götürdüğünden beri tüm yıllar aynı benim için de..!O yüzden tereddütüm var,..yeni bir yıl mı?..Umutla başlamak isterdim,..ve belki birçok insan gibi birçok iyi dileklerde bulunmak..Ama insanın en önemli yanının eksik olması, onun dışında her şeyinin tam olmasıyla bile mutlu olunamadığını bilen benim gibiler için, bu kadar kolay olmuyor ihtiyacını dile getirmek..Çünkü gönlümüzün en derinlerinden feryad ederek, belki söze değil ama gözyaşlarıyla halimizi ayan beyan ortaya döktüğümüz…

Daha Fazla Oku

HABLEMİTOĞLU CİNAYETİ ÖRGÜT İÇİ İNFAZ MI?

HABLEMİTOĞLU CİNAYETİ ÖRGÜT İÇİ İNFAZ MI? NECİP HABLEMİTOĞLU SUİKASTI İDDİANAMESİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRME-2   Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Görevlisi olan Dr. Necip Hablemitoğlu, 18 Aralık 2002 tarihinde, 06 TF 647 plakalı aracı ile Portakal Çiçeği Sokak No:40 Çankaya adresindeki ikametgâhına ait açık otoparka geldiğinde silahlı saldırıya uğramış ve hayatını kaybetmiştir. Olay nedeniyle yürütülen soruşturmada 2015 yılına kadar hiçbir sonuç alınamamıştır. 17-25 Aralık 2013 tarihli yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının ardından AKP Hükümeti, yok etmeye karar verdiği Gülen Hareketi hakkında “terör örgütü” kararı aldırmanın yollarını aramaktadır. İddianameye ilişkin değerlendirmelerimizin ilk…

Daha Fazla Oku

Akrebin Kıskacındaki Yargı (5): ‘Kuşçueşref’

Ertesi gün Twitter ve Facebook başta olmak üzere sosyal medyada ‘Kuşçueşref’ mahlaslı bir anonim hesaptan sansasyonel bir paylaşım yapıldı: ‘Paralel örgütün hâkim ve savcıları önceki akşam Lojman yakınındaki bir kafede eski müsteşar yardımcısı ve halen C. Savcısı olan Said bey başkanlığında HSYK seçimi ile ilgili çok gizli bir toplantı yaptılar. Ama hesap edemedikleri bir şey vardı, biz de oradaydık.’ açıklaması ile uzaktan çekilmiş bir fotoğraf paylaşıldı. Aslında mezkûr toplantı kamuya açık bir alanda yapılmış olup gizli değildi. YBP’nin arkasındaki otokratik yapı bu hamlesiyle, bağımsız adaylar ve destekçilerini tedirgin etmek, onları…

Daha Fazla Oku

TEKNİK ARAÇLARLA İZLEME TEDBİRİ VE İNSANİ YARDIM FAALİYETLERİNE YÖNELİK OPERASYONLAR

İnsani Yardım Faaliyetlerine Yönelik Operasyonlar Bir Soykırım Uygulamasıdır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimindeki AKP iktidarının 17-25 Aralık 2013 tarihli yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının ardından Gülen Hareketi’ne karşı başlattığı planlı ve sistematik soykırım uygulamalarından birisi de insani yardım faaliyetlerinin “terör suçu” kapsamında soruşturulması ve engellenmesidir. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra 150 binden fazla kamu görevlisi KHK ile görevlerinden ihraç edilmiştir. Yine KHK’lerle, eğitim, kültür, sağlık, insani yardım gibi alanlarda faaliyet gösteren binlerce özel kurumun kapısına kilit vurulmuş ve bu kurumlarda çalışan kişilerin çalışma lisansları iptal edilmiştir. Bununla da kalmamış, bütün bu…

Daha Fazla Oku

Akrebin Kıskacındaki Yargı (4): “Motto”

Gelinen sürece bir mercek tutarsak; 2014 yılı, yargı teşkilatının hem kadro hem de kurum olarak darmadağın edildiği, muhteris-kifayetsiz hâkim ve savcıların liyakatli meslektaşlarından boşaltılan pozisyonlara yerleşebilmek için hükümetin destek ve teşviki ile Yargıda Birlik Platformu (YBP) altında örgütlendikleri, netice itibarıyla, yargının siyasete bağlandığı kara bir yıl olmuştu. Yine bu yıl içinde, toplanan Milli Güvenlik Kurulu güncellediği Kırmızı Kitap’ta esasen bir sivil toplum kuruluşu olan Cemaati, önce legal görünümlü illegal yapı, sonrasında da paralel yapı olarak nitelendirmiş, terör örgütü yaftasıyla kamuoyunu etkileme amacı gütmüştü. Eskiden beri din ve cemaat düşmanlığı yapan…

Daha Fazla Oku

NECİP HABLEMİTOĞLU SUİKASTI İDDİANAMESİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRME

1. Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Görevlisi olan Dr. Necip Hablemitoğlu, 18 Aralık 2002 tarihinde, 06 TF 647 plakalı aracı ile Portakal Çiçeği Sokak No:40 Çankaya adresindeki ikametgâhına ait açık otoparka geldiğinde silahlı saldırıya uğramış ve hayatını kaybetmiştir. Olay nedeniyle yürütülen soruşturmada 2015 yılına kadar hiçbir sonuç alınamamışken, 2015 yılında Zihni Çakır isimli kişinin Twitter paylaşımları ve 5.2.2015 tarihinde alınan ifadesiyle soruşturmada yeni bir süreç başlatılmış ve bunun sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 11.11.2022 tarih ve 2004/121619 soruşturma, 2022/62858 Esas sayılı iddianamesi ile, Fethullah Gülen, Mustafa Özcan, Enver Altaylı,…

Daha Fazla Oku

Akrebin Kıskacındaki Yargı (3): “Yol Ayrımı”

Savcı Serdar makam odasındaki misafir koltuğuna yayılarak oturdu, yaktığı puro ile bu güç sarhoşluğunun keyfini çıkardığı sırada kapı çalındı ve içeriye gençlik arkadaşı olan hâkim Metin girdi. Bu davetsiz ve zamansız ziyaret nedeniyle Savcı Bey’in biraz yüzü düştü. Bu durumunu gizlemek için hemen yüzüne sahte bir gülücük takarak “Hoş geldin kadim dost” dedi. Üniversite sınavına hazırlanmasında ve fakülteyi tamamlamasında hep o kadim dostun desteğini ve yardımını görmüştü. Fakülte döneminde Metin ile Kredi Yurtlar Kurumu yurdunda aynı odayı paylaştıkları dönemde babasının iflas etmesi nedeniyle 1 yıl boyunca memleketten hiç para gelmemişti.…

Daha Fazla Oku